2 Eylül 2009 Çarşamba

Hasan Şaş, Ahmet Gökçek ve Ali Koç


Ankara maçı sonrası tvde Hasan Şaş vardı kanaltürkte. Serhat Ulueren ve Ahmet Çakarla birlikteydi, yani Galatasaray karşıtı muhabetin körüklenebileceği bir ortamdı. Hasan gergin gözüküyordu, bizim bildiğimiz neşeli renkli karakterinden uzaktı. Sanırım o da bir gaf yapmaktan ve Galatasaray taraftarıyla arasını bozmaktan korkuyordu. Programda gayet güzel konuştu, biraz da kendini aklamaya çalıştı. Sanırım sözlerine aldığı tepkiden dolayı biraz kırgındı, yanlış anlaşıldığını düşünüyordu. Ben Hasanı her zaman severim, tabii ki onu bir kalemde silip atmam ama sözleri hoş değildi. Çarpıttılar dedi, şaka yollu söylediğim bir cümleyi alıp manşet yaptılar dedi. Sanki bilmiyordun Hasanım bunların ne olduğunu :) Neyse onu geçelim, Hasandan Gökçek Jr.a nerden bağlayacak bu adam diyorsunuz konuyu sanırım. Ahmet Çakarla Hasan arasında şöyle bir diyalog oldu programda: Hasan kariyer planını ve Anadolu klüplerini çalıştırıp oradan Galatasaraya geçme isteğinden bahsediyordu, Ahmet Çakar dedi ki bence yorumcu kal Hasan hiç girme o işlere. Anadolu klüplerindeki yöneticilerden bahsetti ve baba zengini yönetici tiplemesi yaptı. İşte jipe binen, hayatta en büyük özelliği babası olan, vasıfsız, görgüsüz adamlardan bahsetti ve bu adamlar sana Hasan diyecek dedi. Bu tiplemeyi yaparken öyle bir anlattı ki, benim gözümün önüne 2 isim geldi: Ahmet Gökçek ve Ali Koç. Biri Anadolu takımı versiyonu, biri büyük takım versiyonu.
Önce Ahmet Gökçek'le başlayalım. Adamın tipini görünce bana kahvehane köşelerinde sürten mahalle delikanlıları geliyor. Bu adam mı koskoca Ankaragücü camiasını yönetecek? Ankara maçında tribünde olan olaydaki hareketlerini maçı lig tvden izleyen herkes görmüştür, hemen eller kollar sallanmaya başladı; olaya dahil olundu. Koskoca başkanın yapacağı bir davranış mı bu? Bir de o kıyafeti neydi öyle, düğüne giden genç gibi :D Annem kıro diye nitelendirmeyi tercih etti, üstüne fazla yorum yapmıyorum..
Ali Koç da bu tipin Fenerbahçe şubesi. Bir adam koskoca Koç ailesinin oğlu olur da bu kadar mı düz vasat bir tip olur? Konuşmaları, yaptıkları çok sıradan, çok gereksiz. Yine de tabii İstanbul şubesi olması dolayısıyla çok da kıro değil, sadece bayağılaşabiliyor bazen. Paraları sayesinde bir yerlere gelen insanlara gıcık olurum zaten, bu vesileyle buna değinmek istedim. İsterse kulübe 100 milyon versin Ahmet Gökçek ya da Ali Koç gibi biri yerine Haldun Üstüneli her zaman tercih ederim..

1 yorum:

celine dedi ki...

ahmet gökçek zaten ankara'nın vekilharcı gibiydi , futbolla ilgilenmeye başlamadan önce her 24 kasım'da tüm ''öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutlarım'' vs. şeklinde büyük boy bilboardlar falan yaptırırdı , sıfatı da kıytırık bir derneğin başkanlığıydı , tabii kağıt üzerinde...

bir gün benim bi arkadaşın babası bunu cuma namazı çıkışı yakalamış , tutmuş kolundan ''ulan benim işim yok gücüm yok niye yardım vermiyor lan baban bana'' gibisinden bi laf etmiş , bu hemen suyu koyuvermiş abi hakkını ara alman lazım senin vs. demiş.

eee , adam (manevi olarak) büyüdükçe el kol hareketlerinin yörünge çapı da genişliyor haliyle :D